• En genç elmas 900 milyon yaşında, en yaşlısı da 3,2 milyar yaşındadır.
• Elmas insanoğlunun tanıdığı en sert doğal maddedir.
• Bir elması sadece başka bir elmas kesebilir.
• Mücevher haline getirilen pırlantaların %5’inden azı bir karattan daha büyüktür.
• Her elmas eşsizdir; hiçbir elmas bir diğerinin aynısı değildir.
• Kesme ve cilalama sırasında her taş ortalama olarak orijinal ağırlığının yarısından fazlasını kaybetmektedir.
• Dünya elmaslarının yarısından fazlası Afrika’da çıkmaktadır
• Elmas her renkte olabilir. En nadir bulunanı ise kırmızıdır.
• Dünyanın mücevher kalitesinde en büyük elması olan Cullinan 1905 yılında Güney Afrika’da bulundu. Kesilmeden önce 3.106 karat ağırlığındaydı (yaklaşık bir devekuşu yumurtası büyüklüğünde).
• Elmas müzayedelerinde karat başına ödenen en yüksek fiyat, morumsu kırmızı renkte, 0.95 karat ağırlığında bir elmas için 1 milyon dolar olmuştur.
• Zamanın başlangıcından beri tıraşlanmış olan tüm pırlantalar toplanmış olsaydı, sadece bir tane çift katlı otobüs doldurulabilirdi.
• Elmas’ın İngilizcesi olan “diamond” kelimesi Yunanca’da “fethedilemez” anlamına gelen “adamas”tan türetilmiştir.
• “Karat” kelimesi, eski çağlarda kıymetli taşları tartmak için ağırlık ölçüsü olarak kullanılan “carob” (keçiboynuzu) tohumundan gelmektedir.
• Aşk ve bağlılığın simgesi olarak pırlanta yüzük hediye etme geleneği, 15. yüzyılda Avusturya Arşidükü Maximillian’ın, nişanı sırasında Burgonya düşesi Mary’e elmas bir yüzük hediye etmesiyle başlamıştır. Sol elin dördüncü parmağına yüzük takma geleneği ise, Eski Mısırlıların “vena amoris”in (aşk damarı) bu parmaktan doğrudan kalbe ulaştığına olan inançlarından gelmektedir.
• Bir karat pırlanta için 250 ton kaya, kum ve çakılın çıkarılması gerekmektedir. ELMAS MADENİ
• Tarih boyunca bulunan altının 200 kat daha fazlası okyanuslarda bulunmaktadır.